16 Ocak 2011 Pazar

Utangaç Çocuklarla Nasıl İletişim Kurulmalı?

Toplumsal etkileşim sürecinde önemli bir kişilik sorunu olarak ortaya çıkan utangaçlık, bireylerin toplum içinde düşünce ve davranış biçimleri ile daha özgür, yapıcı, üretken ve verimli işler görebilmelerinin önündeki psikolojik engellerden biri olarak üzerinde gerçekten durulması gereken bir konudur.
Yapılan araştırmalar, utangaç kimselerin kişilerarası sorunlar, yeni arkadaşlar edinmek gibi problemler yaşadıklarını göstermiştir. Bu sorunlar kaygı, çökkünlük, yalnızlık, girişim eksikliği ve görüşlerini açıklama güçlüğü, özsaygı ve özgüven eksikliği gibi sorunlara neden olmaktadır. Utangaç Çocukların Özellikleri
Utangaçlık genellikle çocukluk yıllarında başlar.
Erken yaşlarda başlayan utangaçlığın özellikle çocuklar üzerindeki olumsuz etkilerini şöyle sıralayabiliriz:
• Sosyal beceri eksikliği nedeniyle yalnızlık.
• Sosyal ortamlardan kaçınma, uzaklaşma.
• Girişim yoksunluğu.
• Duygularını açıklamak yerine aklama alışkanlığı ve
• Okul başarısızlığıdır.
Yapılan araştırmalarda utangaç öğrencilerin: 
Yeni düşünceler üretilmesine ve gönüllü çalışmaya ya da sorular sorulmasına karşı oldukları,

 Sınıf arkadaşlarıyla etkileşimlerinde çoğunlukla çok
az konuştukları,
 Dans ve tiyatro gibi etkinliklerde daha çok yerlerinde
oturmayı yeğleyerek sınıfta daha az gezindikleri ve diğer çocuklarla daha az konuştukları görülmüştür.
Utangaç çocukların; genelde öğretmene kişisel bir yakınlık göstermedikleri, kaygılı ve dikkatleri daha çok kendilerine yönelik olduğu için derslere de pek dikkat etmedikleri, kendilerini daha az akıllı olarak algıladıkları için bundan okul başarılarının da olumsuz yönde etkilendiği gözlenmiştir.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Utangaçlığın Ve Çekingenliğin Çocuklar Üzerindeki Etkisi


Çocuğunuz utangaç, içine kapanık bir yapıyamı sahip. Bunun çocuğunuz üzerindeki etkileri nelerdir? Çocuğunuzu psikolojik olarak nasıl etkiler işte sorularınızın cevabı. Ailesi ve çevresinin etkisiyle çekingen ve utangaç bir yapıya sahip olan çocuklar ileride yeterince sosyalleşemiyor ve bu durum onların başarılarını büyük ölçüde olumsuz etkiliyor. Çocuğun bireysellik duygusunun gelişmesinde ve özgüvene sahip olmasında kuşkusuz en büyük görev anne-babalara düşüyor.

Çocuklar büyüdükçe özellikle onun her ihtiyacını sağlayan annesinden bağımsızlaşması gerekmektedir. Çocuğun bireyselleşmesini sağlayacak olan anne ya da ona bakan kişidir. Bazı ebeveynler çocuk büyüdüğü halde bunu görmekte zorlanır ve ona bebek gibi muameleye devam ederler. Bu da o çocukta özgüven eksikliğine neden olur. Bu da onların başarılarını olumsuz etkiler

İzleyiciler